"HESAP VER" (1991)
1990 yılı yaz ayları boyunca her yerde ama her yerde Aşkın Nur Yengi'nin "Sevgiliye" albümü çalınmış, şarkıları dillerden dillere dolaşmış ve böylece uzun yıllar sonra ilk kez bir genç "star"ımız olmuştu.
Olmuştu olmasına da... Peki ya şimdi ne olacaktı? Acaba Aşkın bu büyük başarının arkasını getirebilecek miydi? Şimdi herkes bu sorunun cevabını arıyordu. Üstelik onu gencecik yaşında "star"lık mertebesine yükselten ekip, yani Sezen Aksu ve Onno Tunç, Aksu'nun 1991 yılında kıyametler koparan "Gülümse" albümünden sonra yollarını ayırmıştı. Sezen Aksu yıllar sonra yoluna tekrar Onno Tunç'suz devam edecekken, Aşkın'ın ikinci albümü bu ayrılıktan ne kadar etkilenecekti?
1990 yılı yaz ayları boyunca her yerde ama her yerde Aşkın Nur Yengi'nin "Sevgiliye" albümü çalınmış, şarkıları dillerden dillere dolaşmış ve böylece uzun yıllar sonra ilk kez bir genç "star"ımız olmuştu.
Olmuştu olmasına da... Peki ya şimdi ne olacaktı? Acaba Aşkın bu büyük başarının arkasını getirebilecek miydi? Şimdi herkes bu sorunun cevabını arıyordu. Üstelik onu gencecik yaşında "star"lık mertebesine yükselten ekip, yani Sezen Aksu ve Onno Tunç, Aksu'nun 1991 yılında kıyametler koparan "Gülümse" albümünden sonra yollarını ayırmıştı. Sezen Aksu yıllar sonra yoluna tekrar Onno Tunç'suz devam edecekken, Aşkın'ın ikinci albümü bu ayrılıktan ne kadar etkilenecekti?
'70'lerden bu yana müzik dünyasının içinde olan Nazan Öncel, 1991 yılında "Bir Hadise Var" isimli albümüyle bir anda büyük bir başarı kazanmıştı. Ona keza Seyyal Taner de "Alladı Pulladı" albümüyle adeta yeniden doğmuş ve bu albüm yıl boyunca listelerden inmemişti. '80'lerin Emel-Erdal ikilisi, '90'ları "Alaturka Benim Canım" albümüyle karşılamış ama bu albüm, ikili cephesinde ayrılığı da beraberinde getirmişti. Emel'in ilk solo albümü "Karlar Düşer" de 1991'in ses getiren albümlerinden biri olacaktı.
Zerrin Özer "Sevildiğini Bil", Nükhet Duru "Aç Gözünü Adamım", Erol Evgin "Yeniden", Alpay "Senin İçin", Attila Atasoy "Gizli Çiçek" albümleriyle '90'larda da adlarından söz ettireceklerinin haberini verirken, Ajda Pekkan '90 albümüyle bir kez daha yakaladığı popülerliği, hemen bir sene sonra yayımlanacak "Seni Seçtim" adlı yeni albümüyle de sürdürmek niyetindeydi.
Aşkın Nur Yengi'nin ilk albümüyle canlanan pop müzik piyasasında artık gençlere de şans verilir olmuştu. Nitekim İzel-Çelik-Ercan, Harun Kolçak ilk albümlerini, Aylin Livaneli ise ikinci albümünü 1991 yılında piyasaya sürdü. Ancak yılın asıl bombası Kayahan'ın "Yemin Ettim" albümü olacaktı.
Bu hal ve şartlar içerisinde, Aşkın Nur Yengi'nin ikinci albümü "Hesap Ver", 1991 yılının sonbaharında Emre Müzik etiketiyle yayımlandı. O yıllarda adet olduğu üzere, albüm önce kaset formatında piyasaya sürüldü, bir kaç ay sonra ise CD olarak da satışa sunuldu. Aşkın Nur Yengi bu albümle birlikte Fono Müzik'ten Emre Plak transfer olmuştu. Emre Plak'la Yengi'nin iş ortaklığı, takip eden 10 yıl boyunca devam edecekti.
Albümün öncelikle kapağı dikkat çekiciydi. Zira ilk albümünde hem görsel, hem de müzikal anlamda yaşından büyük gösteren bir imaj çizmesi eleştiri konusu olmuştu ve belli ki bu defa Aşkın daha genç görünmek niyetindeydi. Belki biraz da sadece Sezen Aksu'nun vokalisti olmadığını (çünkü bu unvan handiyse adıyla anılır olmuştu ilk günden beri); aslında eğitimli bir müzisyen olduğunun da altını çizmek gayreti vardı. Kapak resmindeki çello boşuna orada durmuyordu. Bu defa yaşına göre giyinmiş, kot pantolonu ve pembe hırkasıyla, bir ayağını da diğer ayağının altına almış vaziyette, rahatça oturarak poz vermiş o genç kız, 11 yaşından beri konservatuvarda çello eğitimi alıyordu çünkü.
Daha genç bir Aşkın Nur Yengi fikri sadece görüntüsüne değil, müziğine de yansımıştı bu albümde. En azından bir kaç şarkıda.
Albüm hareketli bir şarkı olan "Nazlanma" ile açılıyordu.Şarkının bestesi Aşkın Nur Yengi'ye aitti. Sözleri ise Yengi ve Sezen Aksu'nun ortak imzasını taşıyordu. Düzenleme Aykut Gürel tarafından yapılmıştı.
Şarkıyı albümde dinlediğimde hemen hatırlamış ve biraz da şaşırmıştım. Çünkü ilk kez dinlemiyordum ve ilk dinlediğim hali bir hayli farklıydı.(Burada etraf birden bulanıklaşır ve yazar "flashback" yapar.)
Ağustos 1990. İstanbul Açık Hava Tiyatrosu... Aşkın Nur Yengi ilk kez kez solo konser veriyor. Onun kadar biz de heyecanlıyız. Ben onu sahnede görmüşüm görmesine ama tam beş yıl önce, Şan Tiyatrosundaki "Sezen Aksu Söylüyor" konserinde henüz 14 yaşında bir vokalist kızmış sadece; dikkatimi bile çekmemiş haliyle.
Neyse... Açık Hava'daki o konseri ne siz sorun, ne ben söyleyeyim. Sadece on şarkısı var. Hepsini kasetteki sırayla söyleyip bitiriyor. Herkes bekliyor ki Sezen Aksu şarkıları da söylesin; mesela o ara "Şinanay" çok meşhur, tezahüratın bini bir para: "Şinanay, şinanay, şinanay!" Tınlamıyor Aşkın. Çalışmamış belli ki o şarkılara. Bir iki şarkısını ikinci kez söylüyor, sonra bir iki de Livaneli şarkısı ama izleyiciye yetmiyor. İşte o ara "benim bestem" diyerek anons ettiği yeni bir şarkı söylüyor. Eline bir kola şişesi alıyor, bir kısmı su dolu şişeyi "yuhu bahu yuhu bahu, yuhu yuhu bahu" şeklinde sesler çıkararak çalmaya başlıyor. Sonra da şarkıya giriyor: "Beni aylarca, beni yıllarca..."
Bu gazete kupürünü o günlerde kesip, bugünlere kadar saklamış olmam?.. |
O şarkıyı sonrasında verdiği konserlerde de söylüyor ve hatta bu konserlerden biri televizyonda yayınlanıyor, böylece şarkı daha albüm olmadan ekrandan da dinleyiciye ulaşıyor. Bakın o şarkı nasıl bir şeydi.
Tabii "Nazlanma", albüme alınırken bir takım estetik müdahaleler geçiriyor, Sezen sözlerin üzerinde oynuyor, bir de nakarat icat ediliyor ve albümde karşımıza şu halde çıkıyor.
Bu şarkı bugüne dek hiç "cover" yapılmadı. Sanırım tamamen Aşkın Nur Yengi'ye has bir espri olarak hafızalarımıza kazınmış şişe çalma işini kimse denemek istedi ondan sonra.
Albümde ikinci sırada söz ve müziği Şehrazat tarafından yazılmış, düzenlemesi ise Aykut Gürel tarafından yazılmış "Hesap Ver" yer alıyordu. Albümün isim şarkısı da olan "Hesap Ver", hem Türk pop tarihinin, hem de Şehrazat'ın bestecilik kariyerinin zirve şarkılarından biri olarak müzik tarihine yazılmakla kalmayacak, ayrıca albümün haftalarca liste başında kalmasının en önemli sebeplerinden biri olacaktı.
Bu hayli zor performans şarkısıyla Aşkın Nur Yengi, yorumcu olarak da kendini ispat ediyordu.
"Hesap Ver", Aşkın'ın albümünün piyasaya çıkışından bir kaç ay sonra bu defa Emel Sayın tarafından seslendirildi. Sayın'ın o yıl piyasaya çıkan "Gücendim Sana" adlı albümünde, Aşkın'ın "Hesap Ver" albümünden alınmış iki şarkıdan biri buydu. Diğeri ise "Elveda" idi ve Sayın bu iki şarkıyı birbirine bağlı olarak yarım yarım seslendiriyordu.
(Şarkının videosu Net D platformunda "Haberin Var mı?" adıyla yer alıyor. "Hesap Ver" adıyla gözüken videoda ise "Haberin var mı?" şarkısı çıkıyor.)
2007 yılında ise Aşkın Nur Yengi, en sevilen şarkılarının yeni versiyonlarından oluşan "Aşk'ın Şarkıları" albümünde "Hesap Ver"i yeniden seslendirdi. Bu yeni düzenleme, Sadun Ersönmez tarafından yapılmıştı.
Albümde üçüncü sırada yer alan şarkının söz ve müziği Sezen Aksu'ya aitti. "Olmadı Gitti" adını taşıyan bu şarkının düzenlemesi Fahir Atakoğlu tarafından yapılmıştı.
"Olmadı Gitti", Nadide Sultan tarafından 2010 yılında yayımlanan "Nadide's" adlı albümde yeniden seslendirildi.
"Hesap Ver", albümü aynı zamanda müzik dünyasında yeni bir ortaklığında da habercisi olacaktı. Onno Tunç'tan ayrılan Sezen Aksu'nun yeni müzik partneri Uzay Heparı'ydı artık ve bu ortaklığın ilk şarkıları da bu albümle gün ışığına çıkacaktı. Sözleri Sezen Aksu'ya, bestesi Uzay Heparı'ya ait "Serserim Benim", bunlardan biriydi.
Bu şarkıyı Sezen Aksu'nun Uzay Heparı için yazdığı iddia edilse de, Aksu bunu hiçbir zaman doğrulamadı. Ancak ölümünden yıllar sonra Uzay Heparı anısına Nebil Özgentürk tarafından hazırlanan yapılan belgeselde Sezen Aksu, Heparı'dan bahsederken "salon serserisi" ifadesini kullanacaktı.
Aşkın Nur Yengi "Serserim Benim"i 2007 yılında yayımlanan "Aşk'ın Şarkıları" albümünde bir kez daha, bu defa Sadun Ersönmez'in düzenlemesiyle seslendirdi.
"Serserim Benim", 2008 yılında yayımlanan Uzay Heparı'ya saygı albümü "Sonsuza"da bu defa Teoman tarafından yeniden seslendirildi. Şarkının bu yeni düzenlemesi Emre Irmak tarafından yapılmıştı.
Hesap Ver" albümünün A yüzünün son şarkısı, Aşkın'ın o güne dek seslendirdiği en "genç" şarkılardan biriydi. O günlerin genç jargonuyla yazılmış "Ayıpsın", düzenlemesiyle de dönemin pop anlayışı içerisinde modern bir çizgide duruyordu. Şarkının sözleri Sezen Aksu ve Aysel Gürel tarafından yazılmış, bestesi Sezen Aksu ve Fahir Atakoğlu tarafından yapılmıştı. Düzenlemesi ise Fahir Atakoğlu ve Martin Cru Spencer imzası taşıyordu.
"Ayıpsın", 2013 yılında Aysel Gürel'e saygı albümü "Aysel'in" için bu defa Ajda Pekkan tarafından seslendirildi. Şarkının yeni düzenlemesi ise Taşkın Sabah tarafından yapılmıştı.
Albümün B yüzü yine söz ve müziği Sezen Aksu imzası taşıyan bir şarkıyla açılıyordu: "Elveda". Şarkının düzenlemesi Aykut Gürel tarafından yapılmıştı.
"Elveda", aynı yıl içerisinde Emel Sayın tarafından da seslendirildi. 2007 yılında ise Aşkın Nur Yengi'nin bir nevi "best of" sayılabilecek "Aşk'ın Şarkıları" adlı albümünde Sadun Ersönmez'in düzenlemesiyle yer aldı.
Şarkı 2009 yılında, bu defa besteci Sezen Aksu'nun sesinde yeniden hayat buldu. Şarkının bu versiyonu, Aksu'nun 2009 çıkışlı "Yürüyorum Düş Bahçelerinde" adlı albümünde yer alıyordu.
"Hesap Ver" albümünün tek yabancı "cover" şarkısı ise orijinali "Bandido" adını taşıyan bir İspanyol şarkısı idi. Eurovision Şarkı Yarışması 1990 yılı finallerinde İspanya adına yarışan Azucar Moreno adlı topluluk tarafından seslendirilen bu şarkı, yarışmada beşinci olmuş, fakat sonrasında Avrupa çapında bir "hit"e dönüşüp birinci olan şarkıdan bile daha fazla bilinir hale gelmişti.
Şarkı, Eurovision Şarkı Yarışması tarihinde ise bambaşka bir nedenle hatırlanacaktı. "Bandido" yarışma gecesi "half-playback" seslendirilecekti. Yani "playback" üzerine orkestradaki bazı enstrümanlar o anda çalacak ve solistler de yarışma kuralları gereği canlı söyleyecekti. İspanya birinci sırada yarışıyordu. Ancak ne olduysa Azucar Moreno sahneye çıkınca oldu ve "playback" bir türlü başlayamadı. Uzunca bir bekleyişten sonra başladığında ise tam başından başlamadığı için orkestra şarkıya eşlik edemedi. Bunun üzerine şarkı durduruldu ve her şeye yeniden başlandı. Bu, yarışma tarihinde görülmemiş bir teknik aksaklık ve hatta bir skandaldı.
Söz konusu skandalı aşağıdaki videoda izleyebilirsiniz.
Bestesi Raul Orellana ve Jaime Stinus tarafından yapılmış "Bandido", Türkçe'ye Sezen Aksu'nun yazdığı sözlerle, "Zehir Gibisin" adıyla adapte edilmiş ve "Hesap Ver" albümünün yedinci sırasına konulmuştu. Şarkının düzenlemesi ise Aykut Gürel tarafından yapılmıştı.
Sezen bu şarkıyı Aşkın'a vermişti vermesine ama, aklı da şarkıda kalmış olacak ki, o yıllarda Kanal 6 televizyonu için yaptığı Sezen Aksu Show adlı programda "Bandido"yu İspanyolca sözleriyle ve Sertab Erener'le birlikte söylemekten de geri kalmayacaktı. Her ne kadar Sezen'in sesi pek ayırt edilemese de şarkıyı söyleme biçimleri ve danslarıyla bizim yerli Azucar Moreno, orijinalini hiç de aratmıyordu.
Aşkın Nur Yengi'nin 2007 çıkışlı "Aşk'ın Şarkıları" adlı albümünde Sadun Ersönmez'in düzenlemesiyle yeniden seslendirdiği şarkılarından biri de "Zehir Gibisin" olacaktı.
"Hesap Ver" albümünün sekizinci sırasında sözleri Sezen Aksu'ya, bestesi ve düzenlemesi Turhan Yükseler'e ait olan "Sevgilim" adlı şarkı yer alıyordu. Bu şarkı, bu satırların kaleme alındığı tarih itibariyle bu albümün henüz yeniden seslendirilmemiş tek şarkısı.
Dokuzuncu sırada ise "Hadi Git" adını taşıyan, bir başka hareketli şarkı yer alıyordu. Söz ve müziği Sezen Aksu'ya ait bu şarkının düzenlemesini Aykut Gürel yapmıştı.
2011 yılında ise "Hadi Git"i bu defa Ebru Polat seslendirdi. Şarkının bu versiyonu, Polat'ın "Dinle" adını verdiği albümünde yer alıyordu.
"Hesap Ver" albümünün kapanış şarkısı "Karanfil" adını taşıyordu. Sözleri Sezen Aksu tarafından yazılan bu şarkının bestesi ise Sezen Aksu ve Uzay Heparı ortaklığı ile yapılmıştı. Düzenlemesi de yine Uzay Heparı imzası taşıyordu.
2009 yılında yayımlanan Uzay Heparı'ya saygı albümü "Sonsuza"da "Karanfil"i Mustafa Ceceli yeniden seslendirdi, şarkının yeni düzenlemesini de kendisi yaptı.
1992 yılının Ocak ayında yayımlanan bu albüm, Yonca Evcimik'in aynı günlerde piyasaya çıkan ilk albümü "Abone" ile birlikte '90'lar Türk popunun geri dönüşsüz bir biçimde patlamasında büyük rol oynayacaktı.
Bu albümden hemen sonra Sezen Aksu, Uzay Heparı ile birlikte önce Sertab Erener'in, sonra Levent Yüksel'in ilk albümlerini hazırlayacak, 1993 yılı geldiğinde ise üçüncü albümünü yapmak üzere bir kez daha Aşkın Nur Yengi için kolları sıvayacaktı.
Hikâyenin sonrasını biliyorsunuz zaten. Ama hiç belli olmaz; bir gün bakarsınız ben yine de anlatırım.
TEMMUZ 2014
keyifle okudum emeğiniz için teşekkürler...
YanıtlaSil